Türk mikromobilite girişimi hop, Beemobs iş birliği ile Eskişehir operasyonunu karbon nötr hale getirdi!

Türkiye’nin önde gelen mikromobilite girişimi hop ile şehir içi elektrikli mikro taşımacılık çözümleri sunan Beemobs arasında operasyonel olarak sıfır karbon dönüşümüne yönelik uzun soluklu bir iş birliği anlaşması imzalandı.

Ankara, 18 Ekim 2023 – Bugün itibariyle 3 ülke, 21 şehre ulaşan hizmet bölgesi ile
Türkiye’nin hizmet alanı en geniş mikromobilite girişimi hop, uzun dönem sürdürülebilirlik
hedeflerine yönelik iş birliklerine imza atmaya devam ediyor. Bu çerçevede, mobilite girişimi
ulaşımda sıfır karbon vizyonuna paralel olarak saha operasyonlarında kullandığı araçlardan
kaynaklı karbon emisyonunu azaltmak için tamamı Türkiye’de üretilen ve şehir içi mikro
taşımacılığa yeni bir soluk getiren Beemobs ile iş birliği yaptı.

Ulaşım kaynaklı çevre kirliliği ile mücadele etme hedefiyle kurulan hop, Türkiye, Karadağ ve
Yunanistan’da hizmete sunduğu paylaşımlı scooterlar ile 21’den fazla şehirde kısa mesafe
ulaşıma yenilikçi ve çevreci bir alternatif sunuyor. Bu yıl içerisinde karbon nötr olmaya
yönelik çalışmalarına ağırlık veren girişim, günlük operasyonlarından kaynaklı çevresel
etkilerini azaltıp gelecek nesillere daha temiz bir dünya bırakma hedefini Beemobs ile yaptığı
iş birliği ile bir adım daha ileriye taşıyor.

Ortak sürdürülebilirlik vizyonunu paylaşan iki marka, iş birliği kapsamında Ankara’da farklı
saha koşullarında test edilip, başarıyla tamamlanan 6 aylık pilot sürecin ardından
Beemobs’un %100 elektrikli aracı bee1’i, hop’un operasyon filosuna dahil etti. İlk aşamada
Eskişehir operasyonunda kullanılmaya başlayan bee1 ile hop’un faaliyetleri için gerekli saha
operasyonlarının tümü elektrikli araçlarla yapılmaya başlandı.

Konuyla ilgili değerlendirmelerini paylaşan hop’un Kurucu Ortağı ve CEO’su Yiğit Kipman,
“Bu iş birliği, operasyonlarımızı tamamen elektrikli hale getirme hedefimize ulaşmak için
attığımız önemli bir adım. Biz hop olarak şehirlerde araç bağımlılığının önüne geçerek
insanları kısa mesafe ulaşımda çevre dostu, paylaşımlı, elektrikli hafif araçlarımıza
yönlendirdik, bir dönüşümün öncüsü olduk. Paylaşımlı elektrikli araçların üretiminden günlük
operasyonuna, ömür sonu geri dönüşümünden şarj için yenilenebilir elektrik kaynakları
kullanılmasına kadar faaliyet alanımızın tüm alanlarında sürdürülebilirliğe odaklanıyoruz.
Faaliyetlerimizin her alanında taşıdığımız sürdürülebilirlik vizyonunu şirket DNA’mıza işlemek
istiyoruz. Beemobs ile iş birliğimiz ile de hem bu vizyon doğrultusunda bir adım daha kat
etmiş olmaktan hem de ülkemize ve doğaya katkı sağlamaktan mutluluk duyuyoruz.” dedi.

Karbon nötr bir firma olma yolunda çalışmalarına hızlanarak devam edeceklerinin altını çizen
Kipman, “2019’dan bu yana 2 milyonu aşkın kullanıcımız ve paylaşımlı araçlarımız ile
gerçekleştirdiğimiz on milyonlarca yolculuk sayesinde 3.500 tondan fazla karbon tasarrufu
yapılmasına aracı olduk. Beemobs ile yaptığımız bu uzun soluklu iş birliği ile de hem yurt içi
hem de yurt dışı operasyonlarımızda kullandığımız tüm operasyonel araçların elektrikliye
dönüşeceği bir döneme giriyoruz. 2025’e kadar operasyon filomuzda tam elektrifikasyon
hedefliyoruz.” sözlerini kullandı.

Ulaşımda sıfır karbon başlığı içerisinde fosil yakıtlı araçlara olan bağımlılığı bitirerek
elektrifikasyon sürecini hızlandırmak yer alıyor. Türkiye’de fosil yakıtlı araçların sayısı artmaya
devam ederken, ülkemiz önemli bir çevresel tehlike ve iklim kriziyle karşı karşıya. Türkiye
İstatistik Kurumu’nun son verilerine göre trafiğe kaydı yapılan toplam taşıt sayısı Temmuz
2023’de geçen yılın aynı ayına göre %107,5 arttı. Ocak-Temmuz 2023 döneminde trafiğe
kayıtlı olan otomobillerin %88’ini fosil yakıtlı araçlar oluştururken, elektrikli araçlar sadece
%3,4 olarak kaydedildi.

Ulaşım kaynaklı karbon emisyonlarının hızla artmaya devam ettiğini gösteren bu istatistiklere
karşı, şehir içi kısa mesafe ulaşımının bir alternatifi olarak mikromobilite pazarı dünya
çapında hızlı büyümesini sürdürüyor. Türkiye’de bu pazarda öncü konumda olan hop,
sürdürülebilirlik ilkesini iş modelinin temelinde bulunduruyor.

İklim kriziyle mücadele etmek için çevre dostu ve yaya odaklı kentlerin önemi artıyor.

Elektrikli mikromobilite çözümleri ise odağına sürdürülebilirliği alırken hem trafikte zaman
kaybının hem de ulaşımdan kaynaklı karbon salımının azaltması noktasında toplumsal
faydayı gözetiyor.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu